Bakıp iri yıldızları davar sanmaktan
Düşünür eski günleri... iskandan önce
Geride kalmanın hüznü yamanmış ya
Muharrem Ertaş çok eski bir Türk geleneğinin günümüzde halen hatırlanıyor olabilmesini sağlayan çok önemli bir kişilik. Yağmur yağdı bulandı hava da bana göre onun en güzel bozlaklarından bir tanesi. Bu bozlağında şöyle bozluyor:
Yağmur yağdı kardaş bulandı hava,
Ezelden kanlıydın sen Çukurova,
Ezelden kanlıydın sen Çukurova,
İnsan bu dizeleri duyunca ister istemez Yaşar Kemal'in Binboğalar Efsanesi adlı kitabını hatırlıyor, ve yerleşik hayata zorla geçirilen Yörük'ün, Türkmen'in acısını, ağıdını içinde duyuyor.
Sözleri şöyle:
Yağmur yağdı kardaş bulandı hava,
Ezelden kanlıydın sen Çukurova,
Gitti ellerimiz boş kaldı yuva,
Çukurun kilidi beyler nic'oldu?
Dokuz boğumlu da kargının boyu,
Düşmana at sürmek ecdadın soyu,
Binmiş Abidinim varıyom deyi,
Boynu uzun Arap atlar nic'oldu?
Kılıç kabzasında kınalı parmak,
Ne yaman müşkülmüş yardan ayrılmak,
Hepimiz kırılır, yurdumuz vermek,
Silahına güvenenler nic'oldu?
Ezelden kanlıydın sen Çukurova,
Gitti ellerimiz boş kaldı yuva,
Çukurun kilidi beyler nic'oldu?
Dokuz boğumlu da kargının boyu,
Düşmana at sürmek ecdadın soyu,
Binmiş Abidinim varıyom deyi,
Boynu uzun Arap atlar nic'oldu?
Kılıç kabzasında kınalı parmak,
Ne yaman müşkülmüş yardan ayrılmak,
Hepimiz kırılır, yurdumuz vermek,
Silahına güvenenler nic'oldu?